Etkileşimli Öykü Kitabı Okuma ve Dil Gelişimi

Bizler anne karnındayken annemizin sesini ve dilindeki vurguları fark ederiz. Dünyaya geldikten sonra duyduğumuz dili kolaylıkla öğrenebilme kapasitesine sahibiz. Tüm bebekler dil becerilerini kazanmaya başladıkları ilk aylarda aynı sesleri kullanarak evrensel bir sıra izleyerek konuşmaya başlar. Bu evrensel sıra 18-36 aylarda farklılaşmaya başlar. Yeni doğan bebek için ilk iletişim kurma yolu ağlamaktır. İkinci ay itibariyle /a,o,e/ gibi ünlülerle sesler çıkartmaya başlarlar. Aslında bebekler bilinçsizce çıkardıkları bu seslerle, ileride konuşurken kullanacakları sözcüklere, cümlelere hazırlık yapmış olurlar. 6. Ay civarında bebekler memnuniyetlerini veya rahatsızlıklarını seslerle ifade edebilirler. 8. ayda ise vurgulanan heceyi, yetişkinlerin ses tonunu taklit edebilir. On ikinci ayda ilk anlamlı sözcüklerini çıkarırlar ve sonrasında bir kaç sözcüğü yan yana getirerek konuşurlar. On sekizinci ayda 20 olan sözcük kapasitesi yirmi dördüncü ayla 200-300 sözcüğe ulaşır. Sözcük dağarcığı otuz altıncı ay civarında 900-1000’e ulaşır ve çocuklar 3-4 sözcüklü cümleleri kurabilir hale gelirler. Cümlelerinde özne ve yüklemi dilbilgisine uygun olarak doğru kullanıp, bir durum hakkında konuşabilirler.

Erken çocukluk döneminde, çocuklar duygusal, fiziksel, bilişsel ve dil gelişimi açısından en hızlı performansı sergilemektedirler. Özellikle bu dönemde çocukların dili kullanmayı öğrenmesi, gelişimin en önemli göstergeleri arasında yer almaktadır. 3-6 yaş grubu çocuklarda kelime hazinesi hızla artarak, ana dilin temel yapısı kazanılır ve çocukların kendilerini ifade etme becerileri gelişir. Bütün bunlar çocukların dil gelişimleri hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar. Ayrıca zaman içerisinde gelişen ve zenginleşen dil gelişimi daha sonraki yıllarda çocuğun okuma ve yazma yeteneklerine ve diğer gelişimlerine de olumlu yönde yansımaktadır.

Dil gelişiminde birçok farklı yaklaşımı savunan dilbilimciler olmuştur. Doğacı yaklaşımı savunan Skinner’a göre dil edimsel koşullanma yoluyla kazanılır. Bu kurama göre dili taklit eden bebeğin yetişkin tarafından ödüllendirilmesi, dili pekiştirip, konuşmanın yolunu açar. Chomsky ise doğuştancı görüşü destekleyip, psiko-linguistik kuramı öne sürer. Ona göre dil çocukla birlikte doğan sadece insanlara özgü bir yetenektir. Yetişkinler dil edinim sürecinde yardımcı rolündedirler, çocuğun anadile hâkim olması yolunda destekçidirler. Piaget ve Vygotsky ise etkileşimli bakış açısını savunurlar. Buna göre içsel kapasite ile çevresel etkiler arasındaki sürekli bir etkileşim vardır, ancak Piaget dilin kalıtım ve çevre etkileşimiyle şekillendiğini savunurken, Vygotsky dili çocuğun tek başına geliştirmediğini bunda çevresindeki insanların da katkısı olduğunu vurgular. Yani dil gelişiminin sadece kalıtsal özelliklerin veya sadece çevresel uyaranların bir sonucu değil, her ikisinin etkileşimi ile şekillenen bir süreç olduğunu ifade ederler.

Dil gelişimini açıklamaya çalışan kuramlar dışında birçok araştırmada yapılmıştır. Bu araştırmalar hakkında da kısaca bilgilenelim istedik.

Yapılan çalışmalara bakıldığında dil gelişimi üzerinde çevresel uyarıcıların etkili olduğu vurgulandığı görülmektedir. Çevresel uyarıcılar kapsamında etkili olan faktörler arasında önemli unsurlardan biri de çocuklara öykü kitapları okumaktır. Öykü kitabı okumak çocuklarda dil gelişimini desteklemek için en çok kullanılan yollardan biridir. Öyküler, zengin kelime içeriği, dilin tekrarı, tekerleme, metafor ve diyalog ile çocuklara dili öğrenmelerinde önemli fırsatlar yaratır. Çocuklara gelişim özelliklerine uygun öykülerin okunması, onların dil kazanımlarını hızlandırarak dillerini zenginleştirir. Pek çok araştırma, öykü kitabı okumanın çocukların farklı gelişim alanları üzerinde önemli kazanımları olduğunu göstermiştir. Çocukların okuryazarlık ve dil kazanımlarının düzenli kitap okumayla arttığı gözlenmiştir.

Bir çalışmada, ailenin çocukla öykü kitabı okuması çocuğun dil gelişimini güçlendiren etkili bir yol olduğu gösterilmiştir. Öykü kitapları okunarak çocukların dili edinip, kelime haznelerini geliştirmeleri dışında, kitabı nasıl tutacakları gibi pek çok kabiliyeti kazandıklarını vurgulamıştır.

Başka bir araştırmada Anneler etkileşimli okumanın bilişsel alanda dinleme, konuşma ve anlama becerisini artırdığını ifade etmişlerdir. Bu sonuç farklı amaçlar için yapılan araştırmalarda; çocukların fonolojik farkındalıklarının, kelime bilgilerinin, okuma başarılarının, matematik bilgilerinin, dil gelişimlerinin arttığı sonuçlarına ulaşılması ile doğrulanmaktadır. Çünkü etkileşimli okumada; çocuklara sorular yoluyla konuşma fırsatları sağlama yetişkinlere de çocuklarının söylediklerini genişletme sorumluluğu yükleme gibi özellikleri vardır.

Bir başka araştırmada anne babaların öykü okuma sıklıklarıyla, çocukların dil gelişimleri arasında anlamlı bir ilişki olduğunu ortaya koymuşlardır. Çocuklara öykü kitabı okumanın çocukların dil gelişimi üzerindeki etkisini arttırılmasında öykü kitabının etkileşimli okunmasının yararı oldukça büyüktür.

Yurtiçi ve yurtdışında yapılan araştırmalar, birlikte okumanın çocukların okuma ilgisi ve alışkanlığı kazanmalarında erken okuryazarlık ve dil gelişiminde, empati gelişiminde ve bilişsel gelişimde önemli rol oynadığını göstermektedir


 

Etkileşimli öykü kitabı okuma yaklaşımı nedir?

Whitehurst ve arkadaşları (1988) tarafından geliştirilmiş olan bir yaklaşımdır. Bu yaklaşımın temelinde öyküyü okuyan kişinin ve öyküyü dinleyen çocukların zamanla rollerinin değişmesi yer almaktadır. Başka bir ifadeyle etkileşimli öykü okumanın temeli, çocuklardan, öyküdeki bir ifadeyi veya cümleyi tamamlamalarını istemeyi, çocuklara karakterler ve öyküdeki olaylar hakkında soru sormayı, çocuklardan resimde anlatılan olayları tanımlamalarını, resimdeki bir nesneye veya eyleme işaret ederek isimlendirmelerini ve öyküyü kendi yaşamlarıyla ilişkilendirmelerini istemeyi içermektedir.

Etkileşimli kitap okuma programının 3 temel prensibi bulunmaktadır bu prensipler;

1- Çocuğu kitap okuma sürecine dâhil etmek

2- Çocuğa geri bildirim sağlamak

3- Yetişkinlerin kitap okuma biçimini çocukların dil becerilerine göre uyarlamasıdır.

İlk olarak kitabı okuyan kişi çocuğu pasif dinleyici olmaktan çıkarıp dili kullanabilen ve aktif bir dinleyici olmasını sağlamaktadır. Bu süreçte 5N1K soruları sorulabilir. Çocuğa bu tarz açık uçlu soruları sorulması evet ya da hayır gibi kapalı uçlu sorulara göre çocuğu konuşmaya ve dili kullanmaya teşvik etmektedir.

İkinci olarak geribildirim sağlanması çocuğa öğretici bilgiler sağlamaktadır. Geribildirim söylediklerini yeniden biçimlendirme, daha fazla bilgi ekleme, motive etme ya da hataları düzeltme olarak ifade edilebilir.

Üçüncü olarak okuyucu okuma stilini çocuklara göre düzenlemelidir. Örneğin renkleri adlandırma konusunda başarılı olan bir çocuk sadece renkleri ifade etmek için değil kitabın diğer özelliklerini ifade etmek için cesaretlendirilmelidir. Özet olarak etkileşimli kitap okuma çocuklara kendini ifade etme, uygun sorular yardımıyla çocukların dil becerilerini geliştirme ve dil açısından zengin modellere tanıklık etme imkânı sağlar

Etkileşimli öykü kitabı okumada sorulan sorular veya yapılan yorumlar çocukların analitik düşünme becerilerini geliştirmektedir. Örneğin, düşünen çocuk duygu ve fikirlerini iletme ihtiyacı duyarak konuşacak ve ifade edici dili gelişecektir.

Etkileşimli kitap okuma çocukların yazı ve sesbilgisel farkındalıklarını desteklemektedir. Erken okuryazarlık becerileri arasında yer alan yazı ve sesbilgisel farkındalık okuma ve akademik başarının yordayıcıları arasındadır.

Çocuğunuzun gizli kalmış, açığa çıkmamış bir yönünü ya da bir problemini bulabilmenize imkân verebilir.

Başka bir dili öğrenme sürecini eğlenceli hâle getirir.

Okuma alışkanlığı kazandırma sürecinde, çocuğun kitapla etkileşime geçme becerisini güçlendirir.

Kısaca literatürde sunulan bilgilere göre etkileşimli kitap okuma çocukların okunanını anlama ve sorgulama yeteneğini arttırarak çocukların düşünme ve dil becerilerine olumlu yansıdığı görülmektedir.


 

Etkileşimli kitap okuma kapsamında çocuklarla etkileşimi sağlamak için bazı tekniklerden yararlanılmaktadır. Bu teknikler CROWD (Completion, recall, open-ended questions, wh questions, distancing) ve PEER (Prompt, evaluate, expand, repeat) olarak ifade edilmektedir.

● C = Tamamlama

● R = Hatırlama

● O = Açık uçlu sorular sorma

● W = 5N Soruları

● D = İlişkilendirme

● P = Başlat

● E = Değerlendir

● E = Genişlet

● R = Tekrarlat

 

 

KAYNAKÇA

Hafızoğlu Çelik G, Er S, Yıldız Bıçakçı M. Etkileşimli Kitabi Okuma Sürecinin Çocuklarin Dil Gelişimlerine Etkisi. Ebelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi 2020;3(1):1-10.

Akoğlu, G. (2016). ‘’Etkileşimli Kitap okuma programı(EKOP): Uygulama adımları, Etkileşimli Kitap Okuma Prgramı (EKOP) içinde, Ed. C. Ergül, 27-46. Eğiten Yayınevi. Ankara

Ehri, L. C., Nunes, S. R., Stahl, S. A., & Willows, D. M. (2001). Systematic phonics instruction helps students learn to read: Evidence from the National Reading Panel’s meta-analysis. Review of Educational Research, 71(3), 393-447. doi: 10.3102/00346543071003393

Ergül, C , Akoğlu, G , Sarıca, A , Tufan, M , Karaman, G . (2015). Ana Sınıflarında Gerçekleştirilen Birlikte Kitap Okuma Etkinliklerinin "Etkileşimli Kitap Okuma” Bağlamında İncelenmesi. Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi , 11 (3) , . Retrieved From Https://Dergipark.Org.Tr/En/Pub/Mersinefd/İssue/17398/181872?Publisher=mersin

Yıldız Bıçakçı, M , Er, S , Aral, N . (2018). Etkileşimli Öykü Kitabı Okuma Sürecinin Çocukların Dil Gelişimi Üzerine Etkisi. Kastamonu Eğitim Dergisi , 26 (1) , 201-208 . DOI: 10.24106/Kefdergi.375865